google9795033e2420e1cd.html Cemology Onuncu köy: Batı'nın ikiyüzlülüğü ve Ortadoğu (1)
'Bu ülke batının emperyalizminden, doğunun da vicdan sömürüsünden kurtulursa ancak o zaman aydınlık günlere kavuşur'
M.Kemal ATATÜRK

Cemology Onuncu köy Yazarlar

Batı'nın ikiyüzlülüğü ve Ortadoğu (1)

Bülent Güler 17 Temmuz 2008

angtar2006@hotmail.com


Dünya petrol rezervlerinin yüzde 65’ini barındıran ve batılı emperyalist güçlerin her daim iştahını kabartan Ortadoğu ile ilgili, kaleme alınmış komplo teorilerinin haddi hesabı yoktur.

Bütün komploların arkasında, Batı’nın parmağını arar Ortadoğulu…

Kimi zaman kaçışıdır, kimi zaman da sığınadır bu teoriler, bölge insanının…

Batıyı adres gösteren komplo teorilerini sevmekte, kabullenmekte, inanmayı tercih etmekte de haklı nedenleri vardır.

On yıllardır kendilerini ezen İsrail’i başlarına bela eden, Cezayir’de iki milyondan fazla insanın kanını döken, özgürlük ve demokrasi vaatleriyle işgal ettiği Irak’ı kan gölüne çeviren Batı’dır çünkü.

İkiyüzlüdür Batı, bölge insanına göre… Toprakları ellerinden alınmış Filistinlilerin bağımsızlık mücadelesine, daha düne kadar terör eylemleri diyen Batı’nın, İsrail’in palazlanması için verdiği desteği hatırlar ve midesi bulanır.

İsrail’in 400 nükleer başlığa sahip olmasına göz yuman, kimi zaman da yardım eli uzatan Batı’nın, İran’ı köşeye sıkıştırmaya çalıştığını görür ve isyan eder.

Robert Fisk gibi, Batı’nın sağduyulu aydınları da hak verir bölge insanına.

Bilir çünkü Fisk gibi isimler, Irak’ta petrol yerine havuç üretilseydi, bir milyondan fazla cana mal olan bu işgalin asla gerçekleştirilmeyeceğini…

Bilir çünkü Batı’nın empatiyi içselleştirmiş gerçek aydını, İsrailli gençler Brezilya’ya, Tayvan’a, Kanarya adalarına tatillere giderken, Filistinli akranlarının açlık ve bulaşıcı hastalıkların pençesinde kıvrandığını..,

O da tiksinir, Batı’nın bu ikiyüzlülüğünden…

“İşte bu iki yüzlülük, işte bu çifte standart, işte bu ötekiyi hiçe sayma ve yok etme çabasıdır” Ortadoğu insanını, kötülüklerin kaynağını batıda arayan komplo teorilerine inanmaya zorlayan…

Bölgenin şiddetin sarmalından bir türlü yakasını kurtaramayan sancılı coğrafyalarına defalarca gitmiş bir gazeteci olarak, ben de anlam yükleyemiyorum çoğu zaman yaşananlara…

Anlam veremiyorum... Düne kadar Irak’ta bir arada namaz kılan, Amerikan ve İngiliz işgalini protesto etmek amacıyla birlikte gösteriler düzenleyen Sünniler ve Şiilerin, bugün birbirlerinin gırtlağını kesmesine, camilerini havaya uçurmasına; mahallelerini duvarlarla ayırmalarına anlam veremiyorum.

Pakistan’da asırlarca etle tırnak olmuş ve ezeli düşmanları Hindistan’a karşı mücadelede tek ses halindeki İslam’ın bu iki mezhebinin insanlarının, bugün kutsal mabetlerini mermi yağmuruna tutmasına anlam veremiyorum.


DEVAM EDECEK